Kategori: Makaleler

Kaşıntı Neyin Habercisi Olabilir? Vücudun Sessiz Mesajlarını Anlamak Bazen bir anda başlar… Önce hafif bir karıncalanma hissi, sonra dayanılmaz bir dürtü: kaşımak. Günlük hayatımızda çoğu zaman üzerinde düşünmeden geçip gittiğimiz bu durum aslında bedenimizin bize anlatmaya çalıştığı bir hikâyedir. “Kaşıntı neden olur?” sorusunun cevabı, yalnızca derimizin yüzeyinde değil, bedenimizin ve bazen de ruhumuzun derinliklerinde saklıdır. Bu yazıda, kaşıntının olası nedenlerini verilerle destekleyerek, gerçek yaşam hikâyeleriyle iç içe anlatarak birlikte keşfedeceğiz. Vücudun Alarm Sinyali: Kaşıntı Ne Anlatır? Kaşıntı (pruritus), tıpta derinin bir tür savunma tepkisi olarak tanımlanır. Araştırmalar, insanların yaklaşık %20’sinin yaşamlarının bir döneminde kronik kaşıntı yaşadığını ortaya koyuyor. Bu oran,…

Kayser-i İklim-i Rum Kimdir? Bir Efsanenin ve Gerçeğin Sorgulanması “Kayser-i iklim-i Rum” kelimesi, pek çoğumuz için tarihsel bir terim, kültürel bir miras veya sadece bir edebi tanımlama gibi görünebilir. Ancak bu ifadeyi duyduğunuzda aklınıza ilk ne geliyor? Kimseye haksızlık etmek istemem, fakat çoğumuz bu terimi yalnızca bir kelime olarak kabul ediyoruz. Gerçekten de, “Kayser-i iklim-i Rum” kimdir? Bu terim, zamanla efsaneleşmiş bir kavramın ötesine geçip, günümüz toplumunda hala ne anlama geliyor? Bu yazıda, “Kayser-i iklim-i Rum” unvanının tarihsel kökenlerini, günümüzdeki karşılıklarını ve bu terimin zaman içinde nasıl şekillendiğini ele alarak, tartışmaya açmak istiyorum. Hazır olun, çünkü bu kavramın ne kadar…

Kaya Uludağ Hangi Bölge? Bu Soru Sizi de Buldurmasın! Selam sevgili okurlar! Bugün bir konuda netleşmek istiyorum: Kaya Uludağ hangi bölgeden? Hadi gelin, hep birlikte bu çok ciddi soruyu mizahi bir şekilde çözelim. Sonuçta, dünyayı anlamak için bazen biraz gülmeye ihtiyacımız var, değil mi? Eğer sizin de kafanız karışıksa, bu yazı tam size göre! Hem gülümseyeceğiz hem de belki bir iki ipucu keşfedeceğiz. Erkeklerin Çözüm Odaklı Yaklaşımı: “Nerede Yaşıyor? Çözüm Bulalım!” Şimdi erkek bakış açısına biraz göz atalım. Erkekler genelde her şeyin çözümüne odaklanırlar, öyle değil mi? Biri onlara bir soru sorduğunda, soruyu çözmek için kolları sıvarlar. Hani o tipik…

Kav Mantarı Çayı Nasıl Yapılır? Kahveye Alternatif Arayanlar İçin Eğlenceli Bir Rehber! Hadi itiraf edelim, hepimiz bir noktada “daha sağlıklı içecekler” arayışı içinde olduk. Ama bu kadar da abartmaya gerek yok, değil mi? Kav mantarı çayı da tam burada devreye giriyor! Yani, eğer sabahları kahveye veda etmek istiyorsanız, ama bir “sabah yokluğu” hissiyle uyanmak istemiyorsanız, kav mantarı çayı tam size göre. Hem sağlıklı, hem biraz gizemli, hem de belki de gülümsemenizi tetikleyecek kadar ilginç! O zaman, hadi gelin, kav mantarı çayını nasıl yapacağımıza bir göz atalım. Bunu yaparken de, hem erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımını hem de kadınların empatik bakış açısını…

Şizofreni Türleri Nelerdir? Köklerden Geleceğe Uzanan Bir Yolculuk Bir konuyu sevmenin en güzel yanı, onun etrafında insanların toplanmasını izlemek. Bugün de öyle yapalım: Sıcacık bir masaya oturmuşuz gibi düşünün; ben tutkuyla anlatayım, siz merak ettiklerinizi sorup aralara kendi deneyimlerinizi serpiştirin. “Şizofreni türleri nelerdir?” diye sorduğumuzda aslında yalnızca bir sınıflandırmanın değil, insan zihninin kırılganlığının, toplumsal algıların ve bilimin ilerleyişinin hikâyesine dalıyoruz. Kökler: “Türler” Nereden Geliyor, Nereye Gitti? Uzun yıllar boyunca “paranoid, dezorganize (hebefernik), katatonik, artık (rezidüel), ayrışmamış” gibi alt başlıklarla anlatılan şizofreni, klinik pratikte birbirine karışan sınırlar ve düşük güvenilirlik nedeniyle yeniden ele alındı. DSM-5 ile bu alt türler resmi sınıflamadan…

Karşılık Gelmek Ne Demek? Anlamların Kalpte Buluştuğu Nokta Bazı kelimeler vardır ki, ilk duyduğunda sıradan gelir ama içine indikçe bir hayat felsefesine dönüşür. “Karşılık gelmek” de tam olarak böyle bir kelimedir. Basit gibi görünür, ama içinde anlamın, ilişkinin ve dengenin derin izlerini taşır. Bugün sana bu kelimeyi sözlük gibi değil, bir hikâye gibi anlatacağım. Çünkü kelimeler, hikâyelerde can bulur… Bir Yolda İki İnsan Ali, planlı ve çözüm odaklı bir adamdı. Hayatta her şeyin mantıklı bir açıklaması olması gerektiğine inanırdı. Hedef koyar, strateji çizer, sonuç alırdı. Elif ise kalbiyle düşünen, empatisiyle yaşayan biriydi. O, kelimelerin ardındaki hissi, davranışların ardındaki anlamı arardı.…

ST52 Isıl İşlem Olur Mu? Geçmişten Günümüze Bir Bakış Geçmişi Anlamaya ve Günümüzle Bağ Kurmaya Çalışan Bir Tarihçinin Girişi Tarih, sadece geçmişin olaylarını anlatan bir süreç değil; aynı zamanda bu olayların bugünü nasıl şekillendirdiğini anlamamıza yardımcı olan bir yolculuktur. Geçmişi incelediğimizde, teknoloji ve mühendislik alanlarındaki devrimlerin, her dönemde toplumsal yaşamı, üretim biçimlerini ve hatta kültürel normları nasıl dönüştürdüğünü gözlemleyebiliriz. Bugün ise, özellikle endüstriyel üretimde kullanılan malzemelerin işlenme yöntemleri, bu dönüşümün ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. İşte bu noktada, ST52 gibi bir çeliğin ısıl işlem görüp görmeyeceği sorusu, hem malzeme bilimi hem de tarihsel bir bağlamda…

Bir Tarihçinin Kaleminden: Sitoloji Nasıl Yapılır? Tarihçi olmanın en büyüleyici yanlarından biri, geçmişin en küçük ayrıntılarında bile bugünün izlerini aramaktır. İnsanlığın büyük savaşları, devrimleri, toplumsal dönüşümleri kadar küçük bir hücrenin hikâyesi de bana aynı soruyu sordurur: “Bir varlık nasıl şekillenir, nasıl çoğalır, nasıl yaşar?” İşte bu noktada devreye sitoloji girer — yani hücre bilimi. Görünürde mikroskop camına hapsolmuş bir bilimdir ama aslında yaşamın tarihini anlatır. Hücreyi incelemek, bir anlamda insanlığın kendi kökenini okumaktır. Bilimin Doğuşunda: Hücreye Dair İlk Merak Sitolojinin kökleri, 17. yüzyılın bilimsel devrim atmosferinde atılmıştır. Robert Hooke 1665’te mikroskobunu eline alıp bir mantar dokusuna baktığında, gördüğü küçük odacıklara…

KPSS perspektifinden kısa cevap: 1973’te yürürlüğe giren 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu “karma eğitim esastır” diyerek ilkeyi hukukileştirdi. Fakat pratik geçiş 1924 Tevhid-i Tedrisat sonrasında kademeli başladı; 1930’larda ortaöğretimde yaygınlaştı, 1940’ta Köy Enstitüleri güçlü bir saha pratiği oluşturdu. Karma Eğitime Ne Zaman Geçildi KPSS? Ezberi Bozalım, Veriye Konuşalım Sert söyleyeceğim: “Karma eğitime ne zaman geçildi?” sorusunu tek tarihle açıklamak, eğitimi siyaset bültenine indirgemektir. KPSS’de işinizi görecek bir “kısa cevap” var, doğru. Ama bu cevap, sınıfların kapısını açan toplumsal dönüşümün yalnızca hukuki etiketidir. Eğitim tarihi, tek imza ile dönmez; öğretmen yetiştirme politikası, aile rızası, okul altyapısı ve yerel uygulamalar birlikte…